top of page

70'inde zeytin dikmek. Güler SABANCI

Güncelleme tarihi: 3 Eyl



Nâzım Hikmet’in "Yaşamaya Dair" şiirindeki şu satırlar, hayatın anlamı ve yaşama tutunma üzerine derin düşüncelere sevk eder:

 

    Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,

    yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,

               hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,

               ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,

                        yaşamak yanı ağır bastığından.

   

         Bu duygularla ben de bu sene 70 yaşıma girerken 400 tane ağaç diktim… Zeytin ağacı, binlerce yıllık kökleriyle medeniyetlere tanıklık eden, bereket ve barışın simgesidir. Aynı zamanda geleceğe uzanan bir umut fidanıdır. Bu anlamlı ağacı toprakla buluştururken, gelecek nesillere miras bırakılacak bir değer yaratmak istedim.

    Sadece ağaç dikmek değil, ağacı yaşatmak da önemli. İklim değişiklikleri nedeniyle maalesef üzücü bir şekilde Ege bölgemizde susuz bir dönem yaşıyoruz. Oysa zeytin ağacının hayatta kalabilmesi için suya ihtiyacı var.

    Zeytin hasadını dört gözle beklediğimiz bu günlerde bir an önce yağmurların yağmasını ve bereketli bir hasat olmasını diliyorum.

    Nâzım Hikmet’in şiirindeki gibi, yaşamayı ciddiye alarak, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için çalışmalıyız. Zeytin ağacı bu çabanın sembolüdür. Her bir zeytin ağacı, umudun, bereketin ve yaşamın bir ifadesidir.

ree

Yorumlar


  • Instagram
  • Facebook
  • X

Dilek ve önerileriniz için bize yazabilirsiniz.

bottom of page